TÜRK Ebeler Derneği Adana Temsilcisi Filiz Yarıcı Atış, kadının doğurganlığını kontrol edebilmesinin gelişmiş toplumlarda statüsünü yükselttiğini belirterek, "Kadın sağlığı ile ilgili kararlar siyasi malzeme olmamalıdır" dedi.
Filiz Yarıcı Atış, son dönemde, kadın statüsü ve üreme sağlığının siyasi tartışma konusu olduğunu, bunun kabul edilemeyeceğini söyledi. Kadının kendi doğurganlığını kontrol edebilmesinin gelişmiş toplumlarda statüsünü yükselttiğini ifade eden Atış, "Ancak, bunun tersi de doğrudur. Kadının değerinin doğurduğu çocuk sayısıyla ölçüldüğü toplumlarda, doğurganlığını kontrol etme ve sınırlama gücü olmamaktadır" dedi.
Üreme sağlığının sadece hastalık olarak değerlendirilmemesi gerektiğini belirten Atış şöyle konuştu:
"Üreme sistemi, işlevleri ve süreci ile ilgili sadece hastalık ve sakatlığın olmaması değil, tüm bunlara ilişkin fiziksel, zihinsel ve sosyal yönden tam bir iyilik halinin olmasıdır. Üreme sağlığı aynı zamanda, insanların tatmin edici ve güvenli bir cinsel yaşamlarının olması, üreme yeteneğine sahip olmaları, üreme yeteneklerini kullanmada karar verme özgürlüğüne sahip olmaları demektir. Aile planlamasından üreme sağlığına geçiş son 30 yıllık dönemde, sağlık alanında önemli gelişmeler sonucunda; beklenen yaşam süresi artmış, anne ve çocuk ölümlerinde azalma kaydedilmiştir. Başta gelişmekte olan ülkeler olmak üzere tüm dünya 1960'lı yıllarda, kontrolsüz nüfus artışının ekonomik ve sosyal kalkınma üzerindeki olumsuz etkileri konusuna odaklanmaya başlamıştır. Ülkemiz üreme sağlığı alanında son yıllarda başarılı göstergelere sahiptir. Nitelikli sağlık profesyoneli hizmeti ve uygulamaları sayesinde gerek anne gerekse bebek ölüm hızlarında olumlu gelişmeler görülmüştür. Kadın sağlığı ile ilgili kararlar siyasi malzeme olmamalıdır. Bir siyasetçinin görevi ülke sorunlarına sağlıklı ve kalıcı çözümler bulmaktır."

FOTOĞRAFLI