ŞANLIURFA Valisi Abdullah Erin, teröristler arasında Türk, Kürt, Arap ayrımı olamayacağını söyledi.
Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, Vali yardımcıları Şahin Aslan ve İsmail Çetinkaya  ile birlikte Ceylanpınar'da, valilik bünyesinde kurulan Suriye Destek ve Koordinasyon Merkezi koordinatörleri ile Resulayn Yerel Meclisi, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Milli Ordusu (SMO) mensuplarıyla bir değerlendirme toplantısı gerçekleştirdi. Vali Erin, yaptığı konuşmasında, Barış Pınarı Harekatı’nı, Türkiye’nin hemen yanı başında oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu ortadan kaldırmaya, bölgeye barış ve huzur getirmeye, Suriyeli vatandaşları terör örgütü zulmünden kurtarmaya yönelik gerçekleştirildiğini hatırlattı. Vali Erin, TSK ve SMO’nun ortaya koyduğu cesaret ve kahramanlık sayesinde Türkiye Cumhuriyeti’nin kısa sürede amacına ulaştığını, Suriye’de terörden arındırılan bölgelerde içme suyu, enerji, sağlık, eğitim, altyapı ve üstyapı hizmetlerinin sağlanmaya başladığını, burada yaşayan insanların da hızla evlerine döndüğünü anlattı. Harekat sırasında TSK ve SMO’dan şehitler verildiğini kaydeden Vali Erin, “Ebediyete intikal eden tüm şehitlerimize rahmet diliyorum" dedi.
Toplantıda, terör ve teröristle irtibatlandırılmayan hiç kimseye en ufak bir zarar getirilmemesi gerektiğini vurgulayan Vali Erin, şöyle konuştu:
"Özellikle vurgulayarak rica ediyorum. Bizim tarihimiz bunu gerektiriyor. Ecdadımızdan aldığımız vasiyet ve miras da bunu gerektiriyor. Bizim açımızdan, insanların Türk, Kürt, Arap veya başka bir milliyete sahip olmalarının çok fazla önemi yoktur. Bizim ölçümüz, insanların devletine, milletine, bayrağına ve kutsal değerlerine olan bağlılığıdır. Bütün insanlarla olan yaklaşımımızda bunu esas almamız gerekiyor. Özellikle Suriye’de buna riayet etmemiz gerekiyor. Terörist bir Türk'ün, terörist bir Kürt'ten hiçbir farkı yoktur. Terörist bir Kürt ile terörist bir Arap arasında da hiç bir fark yoktur. Devletine, milletine, bayrağına ve kutsal değerlerine olan bağlı olan herkes eşittir. Peygamberimizin bize gösterdiği istikamette, tarihimizden, atalarımızdan, dedelerimizden aldığımız anlayışla, buraları selamet yurduna dönüştürmemiz gerekiyor.”
Can güvenliğini teminen Türkiye’ye ve başka ülkelere kaçmak zorunda kalan insanların, Resulayn ve Telabyad’ın güven içinde yaşanacağı beldeler olduğuna inanması gerektiğini ifade eden Vali Erin, “Buraların insanların canına, malına, namusuna dokunulmayan, güvenli bir bölge olduğunu görmeleri gerekiyor” şeklinde konuştu.
Resulayn Yerel Meclis Başkanı Meri el Yusuf da Türkiye'ye Resulayn'da yürüttüğü çalışmalarından dolayı teşekkür etti. Bölgenin terörden temizlenmesi dolayısıyla büyük bir mutluluk duyduklarını aktaran Meri el Yusuf, "Meclis ve güvenlik güçleri olarak halkın bizden ilk istediği şey güvenliktir. Barış Pınarı Harekatı'nın hakiki barışa ulaşabilmesi için sizin desteğinize ihtiyacımız var" diye konuştu.