'Kapan-7 Garisa' operasyonunda 17 sığınak kullanılmaz hale getirildi

SİİRT'te, dün jandarmanın terör örgütü PKK'ya yönelik başlattığı 'Kapan-7 Garisa' operasyonunda teröristlerin kullandığı tespit edilen 17 sığınak, tahrip edildi.
İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince Eruh ve Pervari kırsalında 480 personelden oluşan 46 timin katılımıyla dün başlatılan 'Kapan-7 Garisa' operasyonu sürüyor. Operasyon bölgesinde güvenlik güçlerince yapılan aramada PKK'lı teröristlerin kullandığı 17 sığınak tespit edildi. Sığınaklarda yapılan aramalarda, 2 el yapımı patlayıcı, silah, mühimmat ve çeşitli yaşam malzemeleri ele geçti. Malzemeler güvenlik güçlerince imha edilirken, sığınaklar ise kullanılmaz hale getirildi. 

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------
Helikopterin gelişi
Operasyona katılan askerler
Operasyon bölgesi
Tespit edilen sığınaklar
Patlayıcı arama köpeği
Sığınaklarda ele geçirilen malzemeler
Malzemelerin imha anı
Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet Yücel DURAK / SİİRT ()

=============================

Kazada hayatını kaybeden 2 uzman onbaşı, ilk görev yerlerine gidiyormuş
 
KONYA'da 3 kişinin yaşamını yitirdiği kazada aynı araçta bulunan Jandarma Uzman Onbaşı Mücahit Öktem (26) ile meslektaşı Ali Genç'in (21), uzman onbaşı olarak yeni atandıkları ve ilk görev yerleri olan Beyşehir ilçesi Üzümlü Jandarma Karakol Komutanlığı'na gitmek üzere yola çıktıkları öğrenildi. 2 uzman onbaşının cenazelerinin, İl Jandarma Komutanlığı'nda düzenlenecek törenin ardından memleketlerine uğurlanacağı belirtildi.
Uzman onbaşı olarak atanan Mücahit Öktem ve Ali Genç, Konya İl Jandarma Komutanlığı'ndaki iki günlük eğitimlerinin ardından görev yerleri olan Beyşehir ilçesi Üzümlü Jandarma Karakol Komutanlığı'na gitmek üzere dün akşam saatlerinde yola çıktı. Ali Genç yönetimindeki 46 VM 298 plakalı otomobil, Konya-Beyşehir karayolu Akyokuş mevkisinde karşı yönden gelen ve iddiaya göre şerit ihlali yapan Reyhan Uçar'ın (50) kullandığı 42 AFJ 888 plakalı otomobil ile çarpıştı. Araçların hurdaya döndüğü kazada sürücüler Reyhan Uçar, Ali Genç ile yanındaki meslektaşı Mücahit Öktem yaşamını yitirdi. Kazada yaşamını yitiren Uzman Onbaşı Ali Genç ve Mücahit Öktem için Konya İl Jandarma Komutanlığı'nda tören düzenlenecek. Törenden sonra Ali Genç'in cenazesinin memleketi Ordu'nun Akkuş ilçesine, Mücahit Öktem'in cenazesinin ise Hatay'ın Erzin ilçesine defnedilmek üzere uğurlanacağı belirtildi. Kazada ölen diğer sürücü Reyhan Uçar'ın da Konya'da defnedileceği öğrenildi. 

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ 
-----------------
- Kaza yerinden detay
- Polisin inceleme yapması 
- Genel ve detay

Haber-Kamera: Tolga YANIK- Mehmet IŞIK KONYA ()

============================

Samsun'da tramvay hattında 'koronavirüs' tedbiri

SAMSUN'da günde yaklaşık 75 bin kişinin taşındığı hafif raylı sistem, 'koronavirüs'e karşı antibakteriyel dezenfektanlarla temizleniyor. Tramvay duraklarındaki turnikelere de vatandaşların kullanımı için antibakteriyel sıvılar konuldu.
Samsun'da 35'i kadın, 85 makinistin görev yaptığı 36 kilometrelik hatta sahip hafif raylı sistemde günde ortalama 75 bin kişi taşınıyor. Tramvaylarda 'koronavirüs' tedbirleri kapsamında yapılan temizlik çalışmaları artırıldı. Tramvaylar her sefer sonunda bir ekip tarafından özel antibakteriyel dezenfektanlarla temizleniyor. Hattın turnike kısımlarına ise vatandaşların kullanımı için özel sıvı antibakteriyel dezenfektanlar konuldu.
'GÜNDE 10 DEFA DEZENFEKTE EDİLİYOR'
Samulaş A.Ş. Genel Müdürü Enver Sedat Tamgacı, toplu ulaşım insanların en fazla sirkülasyonu olan yerler olduğunu belirterek "Biz virüs ilk çıktığından bu yana özel bir çalışma yapıyorduk. Virüsün ülkemizde de görülmeye başlamasıyla çalışmaları daha da artırdık. Rutin olarak yaptığımız, günlük, haftalık, aylık bakım ve temizliklerin yanında virüsü ilk duyduğumuzdan bu yana zaman zaman ozon, alkol ve diğer kimyasal ürünleri kullanarak dezenfeksiyon çalışmalarını yapıyoruz. Sadece tramvaylar değil, tramvay duraklarında insanların temas ettiği her nokta için bunu yapıyoruz. İki üç seferde bir tramvayları dezenfekte ediyorduk ancak virüsün ülkemizde de görülmesi ile birlikte artık her sefer sonrasında dezenfekte işlemini yapmaya başladık. Bu da bir tramvaylarımızın günde yaklaşık 10 kere dezenfekte edilmesi anlamına geliyor. Ayrıca gece de detaylı bir temizlik daha yapıyoruz" dedi.
'PERSONELİN YÜZDE 10'U TEMİZLİK İŞİNE AYRILDI'
Tamgacı, tramvay hattını kullanan vatandaşlar ve personelin sağlığının her şeyden önemli olduğunu söyleyerek "Personelimizin yüzde 10'u temizlik ve dezenfeksiyon işleri için ayırdık. 50 kişilik bir ekip bu çalışmayı yapıyor. Ayrıca toplu taşımanın bir diğer unsuru olan özel halk otobüslerinde de benzer dezenfeksiyon çalışmalarını yapıyoruz" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
----------------
-Tramvaylardan detay
-Tramvayların sefer sonunda dezenfekte edilmesi
-Turnikelere bırakılan antibakteriyeler sıvıları vatandaşların kullanımı
-Röportaj
-Detaylar

Haber-Kamera:Yaprak KOÇER- Hüseyin KALAY/SAMSUN, ()

============================

MAKÜ'de dezenfekte çalışması

BURDUR Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde (MAKÜ) dezenfekte çalışmaları yapıldı.
Yurdun dört bir köşesinde insanların ortak kullanım alanları olan okul, ibadethaneler ve toplu taşıma araçları için koronavirüse karşı dezenfekte çalışmaları yapıldı. Burdur MAKÜ'de de hem şehir merkezindeki hem İstiklal Yerleşkesi'ndeki kampüsün ortak kullanım alanlarında ilaçlama çalışmaları gerçekleştirildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------
- İlaçlama çalışmalarından detay

HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR, ()

=============================

Koronavirüs için medikal tulum ürettiler, siparişlere yetişemiyorlar (TEKRAR)
 
TOKAT’ın Turhal ilçesinde bir tekstil fabrikası, giysi üretimini durdurarak, koronavirüsten korunmak için medikal tulum üretmeye başladı. Günde bin adet tulum üreten fabrika işçileri, siparişlere yetişmek için gece gündüz çalışıyor.
Çin'de ortaya çıkan koronavirüs sebebiyle maske, önlük ve tutum gibi medikal ürünlerde talep artışı yaşandı. Tokat’ın Turhal ilçesinde kaban, ceket ve pantolon üretimi yapılan bir tekstil fabrikası talebi karşılamak için tamamen tulum üretimi yapmaya başladı. Günde bin adet tulum üretimi yapan fabrika, yaklaşık 1 milyonluk siparişi yetiştirmek için vardiya sayısını da artırdı. Siparişi yetiştirmekte zorlanan fabrika çalışanları gece gündüz tulum üretiyor.
İşletme Genel Müdürü  İsa Aktaş, 1994 yılından beri tekstil işinde olduğunu belirterek, "Firmamızda bir yıldır mont ve kaban işi yapıyorduk. Çin'de koronavirüs görülmesi nedeniyle ihtiyaçtan dolayı tulum üretmeye başladık. Burada sadece tulum üretimi yapıyoruz. Maske üretimini ise İstanbul'da yapıyoruz. Daha çok Çinli müşterilerimiz vardı. Son günlerde Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden talep var. Ürünlerin yüzde 75'ini Çin'e gönderiyoruz. Şimdi Türkiye'den de yoğun bir talep oldu. İşçi sayımızda yüzde 100 artış yaptık. Çok yoğun bir talep var. Makine sayımızı da artırdık" dedi. 

ARŞİV GÖRÜNTÜ
Fatih YILMAZ/TUHAL (Tokat), ()

==============================

Koronavirüsün ardından 1 milyon tulum talebi geldi (TEKRAR) 

ZONGULDAK'ın Çaycuma ilçesine bağlı Karapınar beldesinde, askeri kıyafet üretimi bırakılarak koronavirüse karşı sağlık görevlilerinin giydiği koruyucu tulum üretilmeye başlanan tekstil fabrikasında, siparişleri karşılamak için vardiya sayısı artırıldı. Fabrikada, Çin, Rusya, İtalya ve İran başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinden gelen 1 milyon tulum talebini karşılamak için gece gündüz üretim yapılıyor.  
Çaycuma ilçesinin Karapınar beldesinde askeri kıyafetler üreten tekstil firması, gelen yoğun talep üzerine Çin'de başlayan ve birçok ülkeye yayılan koronavirüs salgının ardından sağlık görevlilerinin giydiği tam donanımlı koruyucu tulum üretimine geçti. Firma, 15 günde 90 bin adet tulum üretti. Kapasitesini yüzde 100 oranında artıran ve 70 kişilik personelle çalışan firma, istihdama da önemli katkıda bulunuyor. Beldede oturan kadınların çalıştığı firma, talebi karşılamak amacıyla personel alımı için ilan verdi. Firmanın ürettiği tulumlar, başta Çin olmak üzere İtalya ve İran'ın yanı sıra birçok Avrupa ülkesine ihraç ediliyor. Firma kısa süre içinde talep edilen 1 milyon tulumu karşılamak için çalışmasını sürdürüyor. 
GÜNDE 6 BİN TULUM ÜRETİLİYOR
Tekstil firması sahibi Gökhan Gözbaşı, günde 6 bin tulum ürettiklerini söyledi. Çok ciddi bir talep yaşandığını ifade eden Gözbaşı, "Biz TSK'ya kıyafet yapan firmalara çalışıyoruz. Onların işlerini dikiyoruz. Kendi yaptığımız işler de oluyor. Koronavirüs nedeniyle bize de ciddi talepler geldi. Buna binaen yurt dışına ihracat yapan firmalarla temasa geçtik. Onlardan talep oluştu. Bu talebe yönelik üretim yapmaya başladık. Çin, İtalya, Rusya ve İran'dan çok ciddi talepler var. İhracatçı partnerlerimizle birlikte bu işi yürütmekteyiz. Her gün makine ve personelimizi artırmaya çalışıyoruz. Günde ortalama 6 bin civarında tulumlar imal etmekteyiz. İnşallah önümüzdeki günlerde daha çok yapacağız" dedi. 
'ÜLKEMİZİN BİZE İHTİYACI OLURSA GECE GÜNDÜZ ÇALIŞIRIZ'
Türkiye'de tulum ihtiyacı oluşması durumunda da tüm hazırlıklarını yaptıklarını ifade eden Gözbaşı, şöyle konuştu: 
"Ana amacımızdan bir tanesi de Allah korusun ülkemizde böyle bir salgın oluşması halinde Türkiye'deki alt yapıya katkıda bulunmak gerekiyorsa stok yapmak. Buna yönelik elamanlarımızı hazırlamaktı. Buna yönelik çalışmalarımız devam etmekte. Salgının baş göstermesi halinde ciddi bir kaynak oluşturmak amacımız. Ülkemiz bize ihtiyaç duyduğu anda para bizim ikinci planda olur. Bu talep doğrultusunda gece gündüz çalışacağız." 

ARŞİV GÖRÜNTÜ
Gürkay GÜNDOĞAN- Yeliz ALAGÖZ/ÇAYCUMA (Zonguldak), ()

=============================

Liseli Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı okumada birinci oldu

TOKAT’ın Zile ilçesindeki Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde okuyan ve babasının şehit haberlerinden etkilenerek İstiklal Marşı şairinin adını verdiği Mehmet Akif Ersoy (19), Kaymakamlık ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen İstiklal Marşı'nı en güzel okuma yarışmasında birinci oldu.
Zile ilçesinde yaşayan Zübeyde ve Mustafa Ersoy çiftinin 3 çocuğunun en küçüğü olan Mehmet Akif Ersoy'a babası şehit haberlerinden etkilenerek Mehmet Akif adını verdi. Mehmet Akif Ersoy okul hayatı süresince, İstiklal Marşı şairi Mehmet Akif Ersoy'u araştırarak kitaplarını okudu. Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde son sınıf öğrencisi Ersoy, Zile Kaymakamlığı ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen İstiklal Marşı'nı en güzel okuma yarışmasında birinci oldu. Kazandığı çeyrek altını ise Mehmetçik Vakfına bağışladı. Cuma günleri namazda cemaate Mehmet Akif Ersoy'un şiirlerini okuyan Ersoy, aynı zamanda arkadaşlarına şairin hayatını anlatıyor.
Aynı adı taşıdığı Milli şair Mehmet Akif Ersoy’u ilkokuldan başlayarak araştırdığını belirten lise öğrencisi Ersoy, "İlkokulda okurken adını da taşıdığım Mehmet Akif Ersoy’u örnek alarak adına layık olmaya çalıştım. Ortaokul yıllarında adımında etkisiyle Mehmet Akif Ersoy’la ilgili bir tiyatroda görev aldım ve o tiyatroda hayatını canlandırdım. Zile Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde okumaya başladığımda görev aldığım cuma hutbelerinde Milli şairimizin şiirlerinden alıntılar yaparak cemaatimize seslendim" dedi.
İstiklal Marşı’nı ezbere okuma yarışması olduğunu öğrendiğinde heyecanlandığını söyleyen Ersoy "Öğretmenlerime beni seçtikleri için çok teşekkür ediyorum. İlçe genelinde yapılan yarışmada birinci oldum. Mehmet Akif Ersoy’un ismini sadece kimliğimde değil kalbimde de taşıyorum. Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy İstiklal Marşı’nı yazdığında aldığı ödülü Mehmetçik Vakfı'na bağışlamıştı. Bende onun gibi aldığım ödülü Mehmetçik Vakfı'na bağışladım.Hastaneye gittiğimde kimliğimi gören doktorlar çok şaşırıyor. Yeni gelen öğretmenlerin de yoklama alırken dikkatini çekiyor ve tanımak istiyorlar. Ben ayağa kalkıp Mehmet Akif Ersoy’un hayatını anlatınca da şaşırıyorlar" diye konuştu. 
'ŞEHİT HABERİNİ GÖRÜNCE MEHMET AKİF İSMİNİ VERDİM'
Oğluna doğduğu dönem şehit haberlerinden etkilenerek Mehmet Akif ismini verdiğini ifade eden baba Mustafa Ersoy, "Mehmet Akif yeni doğmuş hastanede yatarken bekleme salonunda televizyona bakıyordum. Alt yazıda şehit haberi geçti. Şehit haberi vermeye başlayınca çok duygulandım. O annelerin feryadı, ağlamaları, beni çok duygulandırdı. Soyadımız Ersoy, dedim ben bu çocuğun adını Mehmet Akif Ersoy koyacağım. İstiklal Marşı’mızın da 'Korkma, sönmez bu şafaklarda' diye başlayan sözleri ve içeriğindeki anlamları çok etkili. İstiklal Marşı'mızın tüm kelimelerinde ayrı bir anlam olduğunu düşündüm" dedi.
Mehmet Akif Ersoy, okula kayıt için geldiğinde çok şaşırdığını belirten Okul Müdürü Ümit Karslı ise, "İlk geldiği günden beri bu isme layık bir öğrenci olduğu için biz de yarışmaya hazırlanırken daha güzel söyleyeceğini düşünerek özellikle Mehmet Akif Ersoy’u seçtik" dedi.
Sınıf arkadaşları da Mehmet Akif Ersoy’un sürekli kendilerine milli şairi anlattığını ve onun sayesinde kitaplarını okuduklarını söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
----------------
-Okulundan görüntüler
-Mehmat Akif Ersoy'un görüntüsü
-Konuşmaları
-Babasının konuşması
-Okul müdürünün açıklamaları
-Detaylar

Haber-Kamera: Yaşar Erkan İÇEN/ZİLE (Tokat), ()