9 kişinin hayatını kaybettiği deprem bölgesinde yaralar sarılmaya çalışılıyor (2)
 
CENAZELER GÖZYAŞLARI ARASINDA TOPRAĞA VERİLDİ
Depremde hayatını kaybeden Reis Furat ile çocukları Muhammet, Fatma, Defne ve Hasret Furat ile köylüleri olan akrabalar Ekrem, Aydın ve Hüseyin Tosun, Özpınar'da, Ferhat Turca ise Güvendik Mahallesi'nde gözyaşları arasında toprağa verildi.
Özpınar Mahallesi'nde 4'ü çocuk 8 kişi için düzenlenen cenaze törenine Çevre ve Şehirçilik Bakanı Murat Kurum da katıldı.  Anne Nebahat'in feryatlarının yürekleri yaktığı törenin ardından baba Reis ile çocukları Muhammet, Fatma, Defne ve Hasret Furat yan yana kazılan mezarlarda toprağa verildi.  

GÖRÜNTÜLER GEÇİLİYOR
Behçet DALMAZ-Yaşar KAPLAN/BAŞKALE, VAN ()

================================

Bakan Pakdemirli deprem bölgesinde 

TARIM ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, depremden etkilenen Van'ın Başkale ilçesinde incelemelerde bulunmak üzere helikopterle bölgeye gitti. Depremzedelerle görüşen Bakan Pakdemirli, tüm zararın karşılanacağını belirtirken, depremde ağır hasarlı ahır sayısının 233, telef olan küçükbaş hayvan sayısının 3 bin 329, telef olan büyükbaş hayvan sayısının ise 72 olduğunu söyledi. 
Sabah saatlerinde Van'a gelen Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, deprem bölgesi Van'ın Başkale İlçesi'nin Özpınar Mahallesi'ne helikopterle geçti. Bölgeyi helikopterden inceleyen Pakdemirli daha sonra en büyük zararın ve yıkımın yaşandığı Özpınar Mahallesi'nde vatandaşlarla görüşüp incelemelerde bulundu. Bakan Pakdemirli, zarar gören vatandaşların tüm ihtiyaçlarının karşılandığını ve çalışmaların sürdürüldüğünü belirterek şöyle konuştu: 
"Öncelikle depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Rabbim afetlerden vatanımızı ve milletimizi korusun. Depremin ilk dakikalarından itibaren, Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla, Bakanlığımızın göre alanları dâhilindeki zarar gören vatandaşlarımızın tüm ihtiyaçlarını karşıladık. Diğer taraftan hasar tespit çalışmalarımız devam ediyor. Başkale İlçemize bağlı 5 mahallemizde Özpınar, Kaşkol, Güvendik, Gelenler ve Böğrüpek'te toplam yıkılan ve ağır hasarlı ahır sayımız 233, telef olan küçükbaş hayvan sayımız 3.329 baş ve telef olan büyükbaş hayvan sayımız 72 baştır. Devletimiz ve Bakanlığımız depremzedelerimizin tüm zararlarını karşılamaya başlamıştır. Tespitler yapıldıkça karşılanmaya devam edeceğiz. İlk etapta 200 küçükbaş hayvanı, 50 ton yonca otunu ve 25 ton samanı anında deprem bölgesine ulaştırdık. Ahırı yıkılan besicilerimizin çadır ihtiyaçlarını da karşılamaya başladık. İlk olarak 108 adet Ahır Çadırı kurmaya başladık ve devam edeceğiz. 260 adet çadırımızı da ahırı yıkılan besicilerimize ulaştırmak üzere dün akşam saatlerinde Ankara'dan yola çıkardık.  Ayrıca, İdari ve Teknik tedbirler alınmak suretiyle telef olan hayvanlarımızın itlaf/imha işlemlerini de süratle yapıyoruz. Kimsenin endişesi olmasın. Devletimiz büyüktür, güçlüdür. Devlet milletinin yanındadır."

GÖRÜNTÜLER GEÇİLECEK
HABER: Barbaros KUL/BAŞKALE(Van), ()

================================

Hurdacıdaki cinayet güvenlik kamerasında

BURSA'da, Yusuf Yiğit'in (24) çalınan motosikletini dükkanında gördüğü iddiasıyla tartıştığı hurdacı N.Ö. (61) tarafından tabancayla vurularak öldürüldüğü anlar güvenlik kamerasınca görüntülendi.
Cinayet olayı, dün saat 17.00 sıralarında, Osmangazi İlçesi Altınova Mahallesi'nde meydana geldi. Yusuf Yiğit, önünden geçtiği hurdacı dükkanında çalınan motosikletini gördü. Hurdacı N.Ö.'ye, motosikletin kendisine ait olduğunu iddia ederek, nereden aldığını sordu. Ayrıca motosikletini istedi. Bunun üzerine Yusuf Yiğit ile N.Ö. arasında tartışma çıktı. Tartışmanın ardından olay yerinden uzaklaşan Yiğit, bir süre sonra geri gelip, motosikleti almaya çalıştı. Tartışmanın devam etmesi üzerine ise hurdacı belindeki tabancayı çekip, Yusuf Yiğit'e 3 el ateş etti. Vücuduna 2 kurşun isabet eden Yusuf Yiğit, panikle kaçmak istedi ancak yaklaşık 50 metre sonra yere yığıldı. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine gelen sağlık ekipleri, Yusuf Yiğit'i özel bir hastaneye kaldırdı. Ancak burada yapılan tüm müdahalelere rağmen Yiğit, hayatını kaybetti. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri N.Ö. ile olay anında yanında bulunan oğlu O.Ö.'yü (31) gözaltına aldı.
'ÇOCUKLARINIZIN YANINDA TEHDİT EDİLSENİZ SİZ DE ÖLDÜRÜRDÜNÜZ'
Emniyet Müdürlüğü'nde sorgulanan N.Ö. suçunu itiraf ederek, "Bir süre tartıştıktan sonra dükkandan ayrıldı. Daha sonra geri gelerek, tehdit etmeye başladı. Çocuklarımın yanında tehdit edince belimdeki silahı çekerek, ateş ettim. Pişmanım" dedi.
Emniyetteki işlemlerinin ardından N.Ö. ve oğlu O.Ö. adliyeye sevk edildi. Kendisini görüntüleyen gazetecilerin "Cinayeti neden işlediniz?" sorusuna N.Ö., "Sizin iş yerinize gelip, çocuklarınızın yanında tehdit etseler siz de aynısını yapardınız" yanıtını verdi.
OLAY ANI GÜVENLİK KAMERASINDA
Cinayet anı bir iş yerinin güvenlik kamerası tarafından görüntülendi. Görüntüde, Yiğit'in sırt çantasıyla hurdacıya gelişi, ikili arasındaki tartışma ile N.Ö.'nün silahıyla ateş ettiği anlar yer alıyor. Yusuf Yiğit'in yaralı olduğu halde kaçmaya çalışması ile yere yığılmasının da görüldüğü görüntüde, N.Ö. ve oğlu O.Ö. hurdacı dükkanından uzaklaşıyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
----------------
-Olay anı güvenlik kamerası
-Şüphelinin emniyetten adliyeye sevki
-Emniyet binasından detay

Haber-Kamera: Mehmet İNAN/BURSA, ()

===================================

'Ölüm büyüsü davasında verilen 75 yıl hapis, en yüksek cezalardan'
 
ANTALYA'da, 'Sende ölüm büyüsü var' yalanı söylenerek, yüksek miktarda parası alınan ve cinsel saldırıya uğrayan E.O., sanık Tali Yüksel Yeşilot'a verilen 75 yıl hapis cezasının yüreklere su serptiğini söyledi. Avukat Fatih Kalelioğlu ise "Türkiye'de benim bildiğim kadarıyla verilen en yüksek cezalardan biri" dedi.
Antalya'da çok sayıda kişiyi 'Sende ölüm büyüsü var' deyip, 'cin çıkarma' seansları düzenleyerek, dolandırdığı, 4 kişiye de cinsel saldırıda bulunduğu suçlamasıyla tutuklu yargılanan Tali Yüksel Yeşilot, Antalya 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde 7 Şubat günü görülen karar duruşmasında hakim karşısına çıkarıldı. Yeşilot, şikayetçiler S.O., F.G., S.O., İ.O., E.O., E.O., H.Ş., H.Z.G. ve F.U.'yu milyonlarca lira dolandırmaktan 'dini inanç ve duyguları istismar etmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık' suçundan 19 yıl hapis cezasına mahkum edildi. Yeşilot ayrıca E.O., H.Ş., F.U. ve H.Z.G.'ye yönelik nitelikli ve basit cinsel istismar eylemlerinden 56 yıl hapis aldı. Tutuksuz yargılanan eşi Öznur Yeşilot ise 'dini inanç ve duyguları istismar etmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık yapmak' suçundan 19 yıl hapis cezası alarak, tutuklandı.
'BİZDEN MADDİ MANEVİ YARARLANDI'
İngiltere'de yaşayan şikayetçilerden E.O., Antalya'da avukatıyla birlikte gazetecilere, yaşadıklarını anlattı. Tali Yüksel Yeşilot ile 2015 senesinde ailesi tarafından tanıştırıldığını anlatan E.O., "O dönemlerde tıbben açıklanamayan sağlık sorunlarım ve öksürüklerim vardı. Sanık, aileme bende ölüm büyüsü olduğunu söyleyerek, onları panikletti. Bunun üzerine Antalya'ya gelerek ailemin baskısıyla, sanığın düzenlediği seanslara dahil oldum. Bu seanslar sürecinde, dualı sular vererek, beni manevi anlamda tedavi ettiğini açıkladı. Bu süreçlerde ilk başta kendini iyi hissetmeme rağmen, sonra daha şiddetli sağlık sorunları yaşamaya başladım. Sağlık sorunlarının tıbben açıklaması yapılamadı. Beynen ve bedenen ciddi bir uyuşma sürecine girdik. Bu süreçte sanık bizden maddi manevi yararlandı. Biz bu süreci tam olarak algılayamamıştık. Akrabaları tarafından yapılan uyarılar sonucunda, öyle bir tuzağın içerisine çekildiğimizi öğrendik" diye konuştu.
'MAHKEMENİN KARARI YÜREKLERE SU SERPTİ'
İnsanların "Nasıl inandınız?" gibi sorularıyla karşılaştığını aktaran E.O., "Bu öyle bir süreçti ki inandırmak için aşama aşama, büyük bir organizasyon olarak ilerlediler. Bize verdikleri sulardan dolayı açıklanamayan halüsinasyonlar, bedensel ve ruhsal acılar çektik. Suların içinde kimyasal olduğunu düşünüyoruz. Sanığın adliye geçmişi olduğunu, Konya Ermenek'te birçok kadına bu şekilde rahatsızlık vererek maddi ve manevi istismar ettiğini öğrendik. Bu dava sürecinde benim dışımda birçok kadına aynı suçları işlediğini ortaya çıkardık. Türk adaletini tebrik ediyorum. Mahkemenin kararı yüreklere su serpti. Ben çok şanslıyım ki kendinden emin, sağlam duruşu olan bir mahkeme heyeti karşıma çıktı. Mahkemenin verdiği karardan çok memnunum" dedi. 
Avukat Fatih Kalelioğlu ise müvekkilinin yaklaşık 1,5 yıldır devam eden zorlu süreç yaşadığını belirterek, "Sanıklar hakkında, dini inançları istismardan kaynaklı dolandırıcılıktan, bizi manevi olarak tatmin eden ciddi bir ceza verildi. Gerek benim müvekkilime gerekse diğer şikayetçilere karşı sanığın işlediği cinsel saldırı suçundan dolayı tatmin eden hapis cezası verildi. Hukuk mücadelemiz 1,5 yıldan fazla sürdü. Güzel sonuçlandı. Türkiye'de benim bildiğim kadarıyla verilen en yüksek cezalardan biri" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------
- E.O.'dan detay
- E.O. ile röportaj
- Avukat Fatih Kalelioğlu röportaj
- E.O. ve avukatından detaylar

HABER- KAMERA: Süleyman EKİN/ANTALYA, ()

================================

Babasını baltayla öldüren zanlı: Bir anlık öfkeyle oldu

BURSA'da tartıştığı babasını baltayla öldürdükten sonra polise teslim olan Eyüp Y.'nin ifadesinde, "Tartışmaya başladık. O sırada babam bana vurmaya çalıştı. Ben de bir anlık öfkeyle baltayı alarak, kafasına vurdum" dediği öğrenildi.
Olay, dün saat 16.30 sıralarında, Yıldırım ilçesine bağlı Ortabağlar Mahallesi'nde meydana geldi. Eyüp Y. (37) ile babası Mehmet Y. (57) arasında bilinmeyen bir nedenle tartışma çıktı. Tartışma sırasında Eyüp Y., babasının kafasına ve sırtına baltayla vurdu. Mehmet Y. kanlar içinde yere yığılırken, Eyüp Y., Yavuz Selim Polis Merkezi'ne gidip teslim oldu.
Eve giden polis ekipleri, kapısı kilitli olan evin penceresinden baktıklarında, bir kişinin hareketsiz yattığını gördü. Kapıyı kırarak içeriye giren polisler, Mehmet Y.'nin hayatını kaybettiğini belirledi.
'BİR ANLIK ÖFKEYLE ÖLDÜRDÜM'
Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro ekiplerine teslim edilen şüphelinin, uyuşturucu ve kasten adam yaralama suçlarından sabıkası bulunduğu ortaya çıktı. Eyüp Y.'nin polisteki ifadesinde, "Babamla tartıştık. Bana bana vurmaya çalıştı ve aramızda itişme yaşandı. Bir anlık öfkeyle ben de depodan baltayı aldım ve kafasına vurmaya başladım. Daha sonra karakola giderek teslim oldum. Pişmanım" dediği öğrenildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
----------------
-Şüphelinin emniyetten adliyeye sevki

Haber-Kamera: Mehmet İNAN/BURSA, ()

================================

Hakkari özel harekat polislerine çığ eğitimi

HAKKARİ'de özel harekat polislerine çığ eğitimi verildi. 
İl Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şube Müdürlüğü’nde görevli 1’i bayan 39 erkek olmak üzere 40 özel harekat polisine, Özel Harekât Daire Başkanlığı'nca gönderilen 5 uzman personel tarafından kış şartlarında doğada arama kurtarma eğitim verildi. Müdürlük binasında dua ve kurban kesiminin ardından karda yürüyüş teknikleri, arama kurtarma, teknik malzemenin karda kullanımı ve tanıtımı, çığ oluşması ve çığ testi gibi konularda verilen eğitim programına İl Emniyet Müdürü Atanur Aydın'ın yanırısa, Özel Harekat Şube Müdürü Şaban Bayar ile özel harekat polisleri katıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------
- Özel harekat şube müdürlüğünde dualarla kurban kesimi
- Şube'de Uzmanların eğitim vermesi
- Genel Detay

Mehmet ÖZKAN/ HAKKARİ, ()

=================================

Narkotik köpeği Leo, uyuşturucu satıcısına göz açtırmadı

İZMİR'in Karabağlar ilçesinde, şehre uyuşturucu getirdiği tespit edilen bir otomobili arayan Leo isimli narkotik köpeği, 2 kilo 164 gram kokain ve 20 bin adet extacy adı verilen uyuşturucu hap buldu.
İzmir Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, uyuşturucu madde imal veya ticareti yaptığı tespit edilen şahıslara yönelik yapılan çalışmalar kapsamında bir kişinin aracıyla şehre uyuşturucu madde getireceğini tespit etti. Şüpheliyi takibe alan ekipler, Karabağlar ilçesinde aracı durdurdu. Narkotik köpeği Leo'nun, araca verdiği tepkinin ekiplerin yaptığı aramada 2 kilo 164 gram kokain ve 20 bin adet extacy adı verilen uyuşturucu hap ele geçirildi. Otomobilin sürücüsü gözaltına alındı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------
- Leo'nun aramasından görüntü
- Ekiplerin aramasından görüntü

Haber- Kamera: Tolga TAHÇI / İZMİR, ()

================================

Antalya'da 3 kardeşin deniz keyfi

HAVA sıcaklığının 19 derece olduğu Antalya'da, çocuklar karlı dağ manzarası eşliğinde deniz keyfi yaptı. Lara sahiline anne ve babasıyla gelen üç kardeş, denizin ve kumsalın tadını çıkardı.
Turizmin başkenti Antalya'da, şubat ayında yazdan kalma bir gün yaşandı. Hava sıcaklığının 19 dereceyi bulmasıyla aileleriyle birlikte Lara sahiline gelen 3 kardeş, kumsalda keyifli oyunlar oynadı. Anne ve babaları sahilde dinlenirken 18 derece sıcaklıktaki denizin tadını çıkaran kardeşlerin eğlence çığlıkları, metrelerce uzaktan duyuldu.
Çocuklarının isteğini kıramayarak sahile geldiklerini anlatan Ali Özkaya, "Çocuklar güneşli havada evde oturmak istemedi. 'Denize gidelim' diye ısrar ettiler. Biz de dayanamayıp onları Lara sahiline getirdik. Üçü de denizi görür görmez elbiselerini çıkarıp denize atladılar. Çok eğlendiler" dedi. Kardeşlerden en büyüğü Furkan Özkaya (12), Antalya'da havanın çok güzel olduğunu, kardeşleriyle denize girip eğlendiğini söyledi. Küçük Furkan, deniz suyunun soğuk olmadığını, çok güzel olduğunu söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------
- Denize giren çocuklardan detay
- Sahilde yürüyüş yapan insanlardan detay
- Furkan Özkaya röp.
- Çocuk ve ailelerden görüntü
- Ali Özkaya röp.

Haber- Kamera: İbrahim LALELİ/ANTALYA, ()