15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla, emekli Emniyet Müdürü Süleyman Deveci, " FETÖ RÖNTGENİ " başlığıyla sosyal medyadan paylaşım da bulundu.

Süleyman Deveci, yaptığı paylaşım da, " Ülkemizi bugüne kadar yöneten siyesi partilerin iktidar uğruna yaptıkları yanlışlar ve özellikle liyakatin rafa kaldırılması sonucunda palazlandırılan FETÖ’nün Devletimizi ele geçirmek için yaptığı ve 250 kardeşimizin şehit olduğu kanlı darbe girişimi ile ilgili olarak bundan sonra yapılacak 15 Temmuz Demokrasi ve Özgürlükleri Anma Günü;

Vatanımız için can veren aziz şehitlerimizin hatırası için; Vatan sevgimizi birbirimize karşı test etmeden, darbe girişimine karşı tavır alan siyasi partileri dışlamadan ve yapılan hatalardan ders alınarak birlikte kutlanmalı.."
dedi




Antalya'da yaşayan ve Kamu Yararına Çalışan (KYÇ) Türkiye Polis Emeklileri Sosyal Yardım Derneği (POLEMDER) Antalya Şubesi üyesi olan emekli 1'inci sınıf Emniyet Müdürü Süleyman Deveci'nin sosyal medyada yer alan " POLİS MEYDANI " isimli polis grubu sayfasında, " FETÖ RÖNTGENİ " başlıklı paylaşımında şu ifadeler yer aldı : 

" FETÖ RÖNTGENİ

Vatan haini Fettullah GÜLEN’in 1966 yılında itibaren İzmir’de verdiği dini içerikli vaazlardan sonra taraftar sayısının sürekli artmasıyla oluşturduğu cemaatin 1976 yılından itibaren merkez sağ başta olmak üzere siyasi partiler ve yurt dışı mihraklar tarafından maşa olarak kullanılmaya başladıktan sonra yasa dışı örgüte dönüşen, 1980’li yıllarda yaklaşık 5 bin tirajdan satın alındıktan sonra kapı kapı elle dağıtılıp abone yapılması sonucunda yaklaşık 500 bin tirajı ile FETÖ’ye koruyucu kalkan olan Zaman gazetesi başta olmak üzere bu örgütün bünyesindeki medyayı kullanarak örgüt üyesi sayısını ve sözde Hizmet Hareketine olan sempatizan sayısını sürekli arttırmıştır.

12 Eylül darbe döneminde bile okul ve eğitim faaliyetlerini sürdüren FETÖ, amaçlarına ulaşmak için, açtıkları özel dershane ve kolejlere yetiştirdikleri zeki ve fakir öğrencileri amaçları doğrultusunda kullanmak için, asker, polis ve yargı teşkilatı başta olmak üzere kamu kurumlarına sızmaya başladılar.

1990’lı yıllarda hizmet hareketi adı altında; modern görüntülü, yasalara saygılı tavırlar ve terörün dışında bir çizgiyi benimsediği izlenimi veren FETÖ, ülke içinde ve dışında çeşitli çevreler tarafından hoşgörüyle karşılanan üyelerini TAKİYE yaptırarak gizlenmesini sağladı.

1993 tarihinde kurulan Samanyolu TV başta olmak üzere, aralarında Kanaltürk, Bugün, Samanyolu Haber’in olduğu 13 uydu kanalı ve Samanyolu Haber Radyo başta olmak üzere Cihan, Mehtap ve Burç radyo istasyonları ile sürekli propagandasını yapılması sonucunda merkez sağ başta olmak üzere SİYASİ PARTİLER İÇİN CİDDİ BİR OY POTANSİYELİ HALİNE GELMESİNE BAĞLI OLARAK siyasi platformdaki önemi arttıran FETÖ, İslami guruplar içinde Dünya’da en çok dış destek alan örgüt oldu.

1995 - 2015 yılları arasında yurt içi ve yurt dışında KAMU KURUM VE KURULUŞLARI İLE ÖZEL SEKTÖR TARAFINDAN 12 DEFA DEĞİŞİK ADLARLA ADINA ÖDÜLLER VERİLEN FETÖ lideri 2013 yılında Amerika’da yayınlanan Time Dergisi tarafından da dünyanın en etkili 100 kişisinden biri olarak gösterildi.

1996’dan itibaren kontrolündeki medyada yapılan reklamlar sonucunda aşırı şekilde büyümesi üzerine; başta siyasi partiler olmak üzere yurt içi ve yurt dışındaki mihraklar tarafından maşa olarak kullanılmaya başlayan FETÖ’de kendini kullananları amaçlarına ulaşmak için kullandı.

1999 yılında, laikliğe aykırı suç işlediği iddialarıyla FETÖ lideri hakkında açılan davalar devam ederken, FETÖ lideri, bu örgüte dış destek sağlamak ve Ülkemizdeki kontrolden kurtulmak için, SAĞLIK SORUNLARINI BAHANE EDEREK ABD’ne yerleştikten sonra hakkındaki davalardan cezaların ertelenmesine ve DEVLETİMİZİ YÖNETENLER TARAFINDAN ISRARLA YAPILAN YURDA DÖN ÇAĞRILARA RAĞMEN, sonradan açığa çıkan gizli ajandasında olan kendi dini anlayışlarına uygun bir düzen kurmak, dolaysıyla DEVLETİMİZİ ELE GEÇİRMEYE ZEMİN HAZIRLAMAK İÇİN ÜLKEMİZE DÖNMEDİ.

2002 yılında Ak Parti iktidara geldikten sonra FETÖ’YE VERDİĞİ AŞIRI İMTİYAZLAR SONUCUNDA; kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra özel sektörde akla zarar verecek kadar güçlenen bu örgütün düzenlediği Türkçe Olimpiyatları anısına Devletimizi yönetenler tarafından adına hatıra para bile bastırılan FETÖ’nün gerçek yüzü ortaya çıkıncaya kadar; asker, polis ve yargı başta olmak üzere LİYAKATİN RAFA KALDIRILMASI ÜZERİNE kamu kurumlarının kilit noktalarına atanan örgüt üyeleri tarafından;

ERGENEKON davası ile muhaliflere, BALYOZ davası ile askerlerimize, ODA TV davası ile gazetecilere, yapılacak genel seçimler öncesinde MHP milletvekilleri ve Deniz BAYKAL’a ve bu örgütü deşifre eden eski emniyet müdürü Hanefi AVCI’ya gibi kamu ve özel sektörde ve siyasette tanınmış onlarca kişiye kumpaslar kuran bu örgütün devletimizin kılcal damarlarına girmesine zemin hazırlandı.

FETÖ’nün ısrarla karşı çıkmasına rağmen Ak Parti iktidarı tarafından Türkiye’deki özel ilköğretim ve liselerin kapatılmasına karar verilmesi üzerine, bu örgütün beyin takımını yetiştirdiği için olmazsa olmazı olan FETÖ bünyesindeki özel okullarının kapatılması üzerine; kamu kurumları ile özel sektörde yaptığı kumpas ve komplolarla uzmanlaşan FETÖ, kapatıldığı iddia edilen 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonları ile Ak Parti Hükümetini düşürmeye çalıştıktan sonra FETÖ’nün GERÇEK YÜZÜNÜ GÖREN Ak Parti Hükümeti tarafından FETÖ örgütüne yönelik mücadele başlatıldı.

2010 ile 2016 yılları arasında TSK içerisinde kritik yerlerde tasfiye edilen subayların yerine atanan FETÖ mensubu subaylar tarafından Devletimizi ele geçirmek için kendisini maşa olarak kullanan ABD’nin dolaylı desteğiyle yaptığı darbe girişiminde;

Kardeşlerimize katliamlar yapan FETÖ ile yapılan mücadele; Ergenekon, Balyoz ve Oda Tv davalarında olduğu gibi kapsama alanı genişletilerek sulandırılmadan, damatların tutuklanıp salıverilmesi olayında olduğu gibi suç işleyen kişiler kim olursa olsun, herhangi bir nedenle korunup kollanmadan hukuk kuralları içinde EN KISA SÜREDE bitirilmeli.

Ülkemizi bugüne kadar yöneten iktidardaki siyasi partileri tarafından, iktidar uğruna yasa dışı faaliyetlerine görmezden gelinen, Humeyni modeli bir darbe projesini tezgaha koymak için; asker, polis ve yargı başta olmak üzere, su gibi girdiği kabın rengini alarak sinsice sızdıkları kamu kurumları ile özel sektörde gerçek yüzü ortaya çıkıncaya kadar; İSTEDİKLERİ HER ŞEYİN VERİLMESİ ile Devletin kilit noktalarına yapılan atamalar sonucunda akla zarar verecek kadar güçlenen, dolaysıyla darbe girişimine zemin hazırlanan FETÖ’nün gizli ajandasında olan ve ahtapot gibi sardıkları Devletimizi ele geçirmek için yaptığı kanlı darbe girişimini,

Olayların merkezi olan Ankara ve İstanbul’daki meydanlara vatanımız için, hayatları pahasına meydanlara çıkarak destan yazan her siyasal görüşteki kahraman kardeşlerimizin tanklara meydan okuyan sivil direnişi, darbenin önlenmesinde hayatları pahasına KİLİT ROL OYNAYAN kahraman polislerimiz, darbeye karşı olan kahraman askerlerimiz başta olmak üzere darbeye karşı tavır alan TBMM’de gurubu bulunan siyasi partiler ve medyanın kararlı duruşu ve Cumhurbaşkanımızın önderliğinde önlendi.

1960 ve 1980 askeri darbesine karşı çıkmayan siyasi partiler yüzünden ve korkudan halkımız meydanlara çıkmadı. FETÖ’nün darbe girişiminde ise, yaklaşık 6 milyon nüfusu olan Ankara ve yaklaşık 15 milyon nüfus olan İstanbul’da yaşayan vatandaşlarımızın yaklaşık %1’i olan kahraman kardeşlerimiz, çağrı olmadan hayatları pahasına çıktıkları meydanlara Cumhurbaşkanımızın yaptığı çağrı ve yönlendirmeden sonra da artan oranda meydanlara gelerek darbe girişimini önlerken, aynı zamanda darbe heveslilerine verdikleri dersle Türkiye’de darbe dönemini de bitirmiştir.

FETÖ’nün yaptığı darbe girişimine TBMM’de grubu olan tüm siyasi partilerin Meclise gelerek darbeye karşı tavır almasına ve FETÖ’nün yaptığı darbe girişimini Dünya ile beraber medyada canlı olarak izlememize rağmen; darbe girişimi devam ederken, meydanlara çıkmak cesaretini gösteremeyen, olaylar bittikten sonra durumdan vazife çıkarmaya çalışan siyasi parti liderleri, darbe girişimine zemin hazırlayanları görmezden gelerek başkasına çamur atmamalı,

Suçluların yanında suçsuzların da zarar görmemesi ve telafisi mümkün olmayan zararların önlenmesi için; kanlı darbe girişimini ve arkasından gelen olağanüstü hal uygulaması, Ergenekon, Balyoz, Oda Tv davalarında ve Sözcü ve Cumhuriyet gazeteleri örneğinde olduğu gibi muhalifleri hapse attırma yanlışına dönüşmemeli.

Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan ve adaletle şahitlik eden kimseler olun. Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletsizliğe sevk etmesin. Âdil olun; bu takvâya daha yakındır. Allah'tan sakının. Çünkü Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.” (Maide, 8)

İktidar partisi tarafından FETÖ’yü temizlemek gerekçesiyle devlet memuru olan karşıt görüşteki kardeşlerimizi de fırsattan istifade tasfiye edilmemeli, FETÖ’cülük, maymuncuk gibi kullanılan silaha dönüşmemeli ve Ergenekon ve Balyoz davalarında olduğu gibi siyasete alet edilmemeli.

FETÖ’nün 15 Temmuzda yaptığı darbe girişiminde Cumhurbaşkanımızın nerede olduğunu bilmediklerini varsaymak ve bu en önemli bilgiyi bir gazetenin internet sitesindeki haberden aldıklarını düşünmek ve öngörülebilir, ancak KONTROLÜ MÜMKÜN OLMAYAN bu darbe girişimine KONTROLLÜ DARBE denmesi aklımızla alay etmenin yanı sıra darbecileri hafife almak, bu örgütle yapılan mücadeleyi sulandırmaktır.

15 Temmuz Demokrasi ve Özgürlükleri Anma Günü ile ilgili olarak TBMM’de çıkartılan albüme sadece Ak Partili vekillerin olması, Meclis dışında yapılan etkinliklere CHP ve HDP dışlanması kardeşlerimizi birleştirmek yerine kutuplaştırır, dolaysıyla terör örgütlerinin değirmenine su taşır.

15 Temmuz darbe girişimini planlayan sözde Yurtta Sulh Konseyi üyeleri ile darbe girişimine bilerek katılarak kardeşlerimizin şehit eden, yaralayan veya destek olan rütbeli askerler başta olmak üzere, asker, polis yargı ve diğer kamu kurumları ile özel sektörde bu örgütün İMAM adı altında görevlendirdiği kişiler, bu kişileri organize eden Adil ÖKSÜZ ve Kemal BATMAZ gibi KRİPTO kişiler,

FETÖ tarafından, Ergenekon, Balyoz, Oda Tv davaları ve MHP milletvekilleri ile Deniz BAYKAL’ın özel hayatları ile ilgili olarak yapılan kaset komplosu başta olmak üzere konusu suç teşkil eden olaylara karışan örgüt üyeleri HUKUK KURALLARI kapsamında cezalandırılmalı.

Gerçek yüzü ortaya çıkıncaya kadar FETÖ tarafından Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Bakanlarımız ve üst düzey yöneticileri bile kandırıp aldatılarak kullanıldığı bir ortamda; sıradan devlet memurlarını daha kolay kandırılıp, aldatılarak kullanılabileceği gerçeğinden hareketle;

Başta verilen emri uygulamak zorunda kalan 20 yaşlarındaki erler başta olmak üzere, bu örgütün iş yerlerinde çalışan, kariyeri edinmek, iş bulmak, bu örgütün kontrolündeki yasal sendikaya üye olan, yasal izinle açılan Bank Asya’dan hesap açan veya kredi kullananlar veya değişik nedenlerle aldatılarak FETÖ’NÜN KURDUĞU BUBİ TUZAKLARINA DÜŞEN KİŞİLER gereken dersi aldıkları için AF EDİLMELERİ gerektiğine inanıyorum.

Darbe girişimi ile ilgili olarak KHK ile kamu kurumlarında yaklaşık 150.000 görevlinin işine son verilmesi ve yaklaşık 50.000 kişinin tutuklanmasına bağlı olarak yaklaşık 1 milyon vatandaşın bu olaydan maddi ve manevi yönden zarar gördüğü değerlendiriliyor.

2. Dünya Savaşında milyonlarca insanın ölümüne neden oldukları gerekçesiyle NÜRNBERG MAHKEMESİNDE yargılanan Nazilerin sayısı 250 kişinin altında. Halbuki savaş öncesi Nazilerin sayısı FETÖ’ye sempati duyanlar da olduğu gibi milyonlar ile ifade ediliyordu.

Daha çok kişinin görevden alınması, işten atılması, yargılanması ya da tutuklanıp hapse atılması adalet terazisinin hassas tarttığı veya adaletin tecelli ettiği anlamına gelmez.

Tutuklama, delillerin korunması, şüpheli veya sanığın kaçmasını önleme vb. gibi nedenlerle geçici olarak başvurulan bir koruma tedbiri olmalı, delillerin korunmasını sağlamak, karartma, yok etme, vasfının değiştirilmesini önlemek, şüphelinin veya sanığın kaçmasını önlemek haricinde tutuklama olmamalı, tutukluluk geçici olmalı, TUTUKLULUK c e z a y a DÖNÜŞTÜ - RÜLMEMELİ. Niyet okunarak ve tahmin üzerine tutuklama yapılırsa herkese lazım olan hukuk ve adalet biter.

FETÖ’nün yaptığı darbe girişimi ile ilgili olarak devam etmekte olan davalarda görevli hakim ve savcılarımıza doğrudan ve dolaylı baskı yapılmamalı, davaların soncuna göre SİYASİ SORUMLULUĞU olan gerçek ve tüzel kişiler hakkında da gereken yasal işlemler yapılmalı.

Türkiye tarihi düşmanlara karşı kazanılan destanlarla doludur. Yakın tarihimizde 7 düvele karşı kazanılan; Çanakkale Savaşında askeri kaynaklara göre 56.643 şehit verdik. 4 yıl süren Kurtuluş Savaşında; Birinci İnönü Savaşı, İkinci İnönü Savaşı, Kütahya-Eskişehir Savaşları, Sakarya Savaşı ve Büyük Taarruzda ve kendi kendini kurtaran Gaziantep, Kahramnanmaraş, Şanlıurfa’da yaklaşık 20.000, FETÖ’nün yaptığı darbe girişiminde de 250 kardeşimizi şehit verdik.

Vatanımız için canını veren kardeşlerimizin şehadetleri yazılan bu DESTANLARI BİRBİRİ İLE KIYASLAMAK, BİRİNİ DİĞERİNDEN ÜSTÜN GÖRMEK, vatanımız için can vererek destan yazan aziz şehitlerimizin hatırasına saygısızlık olacağını düşünüyorum.

Ülkemizi bugüne kadar yöneten siyesi partilerin iktidar uğruna yaptıkları yanlışlar ve özellikle liyakatin rafa kaldırılması sonucunda palazlandırılan FETÖ’nün Devletimizi ele geçirmek için yaptığı ve 250 kardeşimizin şehit olduğu kanlı darbe girişimi ile ilgili olarak bundan sonra yapılacak 15 Temmuz Demokrasi ve Özgürlükleri Anma Günü;

Vatanımız için can veren aziz şehitlerimizin hatırası için; Vatan sevgimizi birbirimize karşı test etmeden, darbe girişimine karşı tavır alan siyasi partileri dışlamadan ve yapılan hatalardan ders alınarak birlikte kutlanmalı.

250 kardeşimizi şehit verdik. Ama daha büyük felaketleri ve muhtemel bir iç savaşı önledik. demokrasi kazandı. Bu kazancı, İKTİDAR VEYA KİŞİSEL ÇIKARLAR UĞRUNA kullanmak yerine, paylaşarak büyütmeliyiz.

Darbe girişimi esnasında şehit olan 250 kahraman kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum, bu darbenin önlenmesinde hayatları pahasına kilit rol oynayan kahraman polisimiz başta olmak üzere, darbeye katılmayarak karşı duran askerlerimize, darbe günü hayatları pahasına olayların merkezi konumundaki İstanbul ve Ankara’daki meydanlara çıkan kahraman gazilerimize sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Vatan sizlere minnettardır. "


ULUSALSES.COM-**ÖZEL HABER : HALİS KAHRAMAN