BURDUR'da, geçen yıl trafik kazasında yaşamını yitiren üniversite öğrencisi 19 yaşındaki Medine Gizem Çakal'ın babası Ömer Çakal, Burdur Belediye Başkanı CHP'li Ali Orkun Ercengiz, 112 Acil Servis ekipleri, belediyeye bağlı BİMTAŞ şirketinin yetkilileri ve polisler hakkında 'görevi ihmal' ve 'görevi kötüye kullanma' iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.

Burdur'da, 7 Aralık 2016 tarihinde, Ramazan Altınsoy'un kullandığı, Burdur Belediyesi'ne ait kamyonun altında kalan Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü birinci sınıf öğrencisi Medine Gizem Çakal, yaşamını yitirdi. Kazanın ardından çıkarıldığı mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan sürücü Altınsoy hakkında, 'ölüme sebebiyet vermek' suçundan dava açıldı.

Denzili'de oturan baba Ömer Çakal, kazayla ilgili Burdur Belediye Başkanı Ercengiz, sağlık ekipleri, belediyeye bağlı BİMTAŞ şirketinin yetkilileri, olay yeri inceleme ekipleriyle trafik polisleri hakkında 'görevi ihmal' ve 'görevi kötüye kullanma' iddialarıyla Burdur Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

'NÜFUZLARINI KULLANARAK, ADALETİ YANILTMIŞLARDIR'

Baba Çakal, kızının öldüğü olayda kamu görevlilerinin adaletsizlik yaptığını düşündüğünü söyledi. Çakal, "Elime geçirdiğim belgeleri de cumhuriyet savcısına sunarak, suç duyurusunda bulunmaya geldim. Olay yeri inceleme ekiplerinin, 112 ekiplerinin, görevini eksik yaptığı kanaatindeyim. Ayrıca belediye başkanı ve Burdur encümenleri, nüfuzlarını kullanarak, adaleti yanıltmışlardır. Bu sayede şahıs, bir gün bile cezaevine girmemiştir" dedi.

'KIZIMIN ŞEHİT OLDUĞUNA İNANIYORUM'

Olay yerinde ilk yapılan incelemenin tutanağında kızının, yolun ortasındaymış gibi gösterilerek, asli suçlu ilan edildiğini ileri süren Çakal, "Bunu kabullenmemiz, mümkün değil. Trafik kurallarında da Yargıtay'ın söylediği gibi şoför her ne olursa olsun yayanın can güvenliğini korumak zorundadır. Şehit Denizli Cumhuriyet Başsavcısı'nın dosyasında gerekçeli karar açıklandı. Gerekçeli kararda şoförün suçlu olduğunu ve 12 yıl hapis cezası aldığını öğrendik. Benim kızım da öğretmen olacaktı. Belki savcı, hakim, doktor yetiştirecekti. Gurbete ilim, irfan öğrenmeye gelmişti. Kızımın şehit olduğuna inanıyorum" diye konuştu.

'KIZIM, SUÇLU İLAN EDİLDİ'

Kamu görevlilerinin, kızının hukukunu savunmadıklarını düşündüğünü dile getiren baba Çakal, bu davanın basit bir trafik kazası gibi görüldüğünü savundu. Olayın kapanmasını istemediğini belirten Çakal, şunları söyledi:

"Olay yeri inceleme tutanakları ve Burdur Belediyesi'nin nüfuzunun kullanılmasının etkisiyle şahıs, bir gün bile cezaevine girmemiş ve Burdur Belediyesi ile BİMTAŞ şirketi, dava dışına çıkmıştır. Ortada bir ölüm var, bir genç kız öldü; ama ortada suçlu yok. Çok büyük acı yaşıyoruz. Başta Burdur Belediye Başkanı ve encümen üyeleri hakkında ayrıca olay yeri inceleme, 112 acil tıp ekibi ve trafik polisleri hakkında görevlerini kötüye kullandıkları için suç duyurusunda bulunuyorum. Adaleti yanılttıklarını düşünüyorum. Görgü şahitlerinin de belirttiği gibi kızım, olay yerinde vefat ettiği halde savcı gelmeden kızım, olay yerinden uzaklaştırılmış. Denizli Cumhuriyet Başsavcısı'nın davasında dava üç boyutlu görülürken, bizim davamızda belediye ve şirketi dava dışında tutularak, tek boyutlu görülüyor. Mağdur ve mazlum olan, ölen benim; ama ortada suçlu yok. Adaleti yanıltmak için büyük bir çaba sarf edildiğini düşünüyorum. Kızım, suçlu ilan edildi. Allah, kimseye evlat acısı vermesin. Bu davanın peşini bırakmayacağız. Sonuna kadar kızımın hakkını, hukukunu arayacağım. Kimse, hukuksuzluk yapıp da elini kolunu sallaya sallaya gezmesin. Akşam yattıklarında, başlarını yastığa koyduğunda garibanın çocuğu için üzülsünler. Bu davanın basit bir trafik kazası gibi görülerek, olayın kapanmasını istemiyorum. Suçlular, görevini kötüye kullananlar, olayı karartanlar, olayın soruşturmasında ihmali olanların hepsinden şikayetçiyim. Kızıma bu haksızlığı yapanlardan hem bu dünyada hem öbür dünyada şikayetçiyim."