ANTALYA'da, 10 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yargılanan apartman görevlisi A.Ö.'nün, belirtilen tarihlerde evde olmadığı, kamera kayıtlarına ilişkin raporla ortaya attı.
Müzisyenlik yapan, bu nedenle sık sık seyahat eden F.Y., 2017 yılının Mayıs ayında 10 yaşındaki kızını Muratpaşa ilçesinde oturan annesine bırakıp, turneye çıktı. F.Y., geri döndüğünde kızına apartman görevlisi A.Ö.'nün cinsel istismarda bulunduğunu iddia ederek konuyu yargıya taşıdı. F.Y.'nin şikayeti üzerine 2 çocuk babası A.Ö. gözaltına alınarak tutuklandı. A.Ö. hakkında, 'çocuğun zincirleme nitelikli cinsel istismarı', 'cinsel amaçlı çocuğu zorla hürriyetten yoksun kılma' ile 'tehdit ve kasten yaralama' suçlarından 90 yıl hapis cezası istemiyle Antalya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.
Mahkeme heyeti, güvenlik kamerası kayıtlarından, aynı zamanda bir otelde çalışan A.Ö.'nün, belirtilen tarihlerde oturduğu apartmana giriş- çıkışının olmadığını tespit etti. Bunun üzerine 5 ay 3 gün tutuklu kalan A.Ö., adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Anne ve davaya müdahil olan sivil toplum örgütleri, reddi hakim talebinde bulundu. Nisan ayında görülen duruşmada mahkeme başkanı, davadan çekildiğini açıkladı.
Heyet değişikliğinin ardından görülmeye devam edilen davada, sanık tüm suçlamalardan beraat etti. Dosya, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi'ne taşındı. 6. Ceza Dairesi'nde görülen duruşmaya tacize uğradığı öne sürülen kızın annesi F.Y., tutuksuz sanık A.Ö. ve taraf avukatları katıldı. Beraat kararına karşı istinaf başvurusunu inceleyen 6. Ceza Dairesi, olayın yaşandığı tarihlere ilişkin tüm raporları ve kamera kayıtlarını yeniden inceledi.
Apartmanda bulunan kameraların gece görüş özelliğine ve harekete duyarlı, kayıt cihazının ise tarih ve ayarlarının doğru olduğuna dikkat çeken Ceza Dairesi, tacizin yaşandığı iddia edilen tarihlerdeki kamera kayıtlarını analiz etti. 25 Mayıs 2017 tarihinde sanığın saat 07.06.54'te dairesinden çıkış yaptığına vurgu yapılan Ceza Dairesi kararında, şöyle denildi:
“Sanık aynı gün 23.22.34'te geri gelmiştir. Mağdure ise sırtındaki çantadan anlaşılacağı üzere 09.02.16'da okula gitmek için apartmandan çıkış yapmıştır ve 17.41.42'de okuldan geri gelmiştir. 26.05.2017 tarihinde ise sanık 07.07.52'de daireden çıkmış, aynı gün 17.56.43'te geri gelmiştir. Mağdure ise gün içerisinde güvenlik kamerası açısına girdiği ancak sanığın evine girmediği görülmüştür. 27.05.2017 tarihinde de sanık yine 07.07.57'de daireden çıkmış, aynı gün 23.13.01'de tekrar eve gelmiştir. Mağdure de gün içerisinde sanığın evde olmadığı saatlerde sanığın evinin kapısının önüne gelmiştir. Sanığın kızı ile konuşan mağdure içeriye girip çıkmıştır. 28.05.2017'de 07.06.43'te daireden çıkan sanık, aynı gün 20.35.15'te tekrar eve dönmüştür. Mağdure de kamera açısına girmiş fakat sanığın evine girmemiştir. Yaklaşık 12 m2 olan 1+1 evin camları demir korkuluklarla kapalıdır. Sanığın binanın dışından ikametgahına girme imkanı mevcut değildir. Bilirkişilerce incelenen tüm güvenlik kamerası kayıtlarında, görüntüler üzerinde oynama, kesme, birleştirme gibi bir müdahale tespit edilmemiştir. Ayrıca, incelenen HTS kayıtları da sanığın beyanlarını doğrulamıştır. Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararı usule ve esasa uygundur."
Mağdur vekillerinin istinaf başvurusunu reddeden 6. Ceza Dairesi, temyiz yolunu açık bıraktı.