MİLLİ Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, 'partili Cumhurbaşkanı' eleştirilerine değinerek, "Atatürk'ün partisi vardı. Hem parti başkanıydı hem Cumhurbaşkanı. İnönü'nün, Bayar'ın hem partisi vardı, hem Cumhurbaşkanıydı" dedi. Mersin'de partisinin Kongre Merkezi'nde düzenlediği partisinin İl Danışma Kurulu Toplantısı'na katılan Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, bazılarının 'Cumhurbaşkanı partili olur mu?' diye sorduğunu hatırlattı. Geçmişteki bir çok cumhurbaşkanının parti başkanlığından geldiğini söyleyen Yılmaz, "Atatürk'ün partisi vardı. Hem parti başkanıydı hem Cumhurbaşkanı. İnönü'nün, Bayar'ın hem partisi vardı, hem Cumhurbaşkanıydı. O zaman diyorlar ki 'Bu 40-50 yıl önceydi. Siz 40-50 yıl önceki modele niye dönüyorsunuz'. O zaman bizde diyoruz ki Fransa'ya bakın. Fransa'nın Devlet Başkanı Hollande, Sosyalist Parti başkanı. Fransa'da devlet başkanı bir parti başkanı oluyor, Türkiye'ye gelince neden olmasın. Obama Demokrat Parti'den, Trump Cumhuriyetçi partidendi. Obama Amerika Başkanı iken Hillary Clinton'ın mitingine katıldı, Clinton için oy istedi, 'Oy verin' dedi. Bir insanın bir parti üyesi olması, mitinge katılması hukuk devletinde engel değil'' dedi. EVET İÇİN SANDIKLARA Tarihte hiç bir dönemde, bir ülke ile bir partinin kaderinin kesişmediğine vurgu yapan Yılmaz, Ak Parti'nin 7 bölgede birinci olduğunu kaydetti. Ak Parti'nin çekildiği zaman Türkiye'nin bölgeler partisi haline geleceğini savunan Yılmaz, şöyle devam etti: "İsterdik ki bizim gibi diğer partiler de keşke her bölgede birinci ikinci sırada olsaydı da Türkiye'nin milli birlik beraberliği daha iyi olsaydı. Değişiklikle Başbakanlığı Cumhurbaşkanlığı katına taşımış olduk. Biz bunu yapınca, yasama ve yürütme millet tarafından belirlenecek. Yürütme organını da millet belirlesin diyor musun diye soracaklar. Evet, eğer millet belirlesin diyorsan 16 Nisan'da sandığa gideceksin, oyu vereceksin. Bunun büyük yararı var. Sen hükumetin başını belirlemediğinde başkaları belirliyor. Millet iradesi Ankara'da çarpıtılıyor. Otel odalarında ne hükumet kurulduğunu bu millet bilir. Parti başkanı olmayana hükumet kurma görevi verildiğini bu millet bilir. Bunların olmaması için, hükumeti sandıkta kurmak için 16 Nisan'da evet dememiz lazım''. GÜÇ VE İKTİDAR HER ZAMAN DEVAM ETMEZ Güçlü bir hükumet ve Cumhurbaşkanı olduğunu, fakat bu güç ve iktidarın her zaman devam etmeyeceğini aktaran Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı: "Bir yanda Binali bey, diğer yanda sayın Cumhurbaşkanımız, dava arkadaşları. 'Şu ana kadar ne istediniz de yapamadınız' diyorlar. Biz en güçlü olduğumuz zamanda bir anayasa değişikliği yapmak istedik, önünüze getirmemiz kolay olmadı. 16 Nisan'da oy vereceğiniz değişikliği, yanına MHP'yi alarak ancak 339 oyla getirebildik. 10 milletvekili oy vermese olmayacak. Ak Parti yüzde 49,5 oy almış, MHP yüzde 10'un üzerinde oy almış. İki parti bir araya geliyor, yine de anayasa değişikliğini milletin önüne getiremeyecek duruma geliyor. En güçlü zamanında bu değişikliği yapamazsan zayıf olduğun dönemde hiç yapamazsın. Bu sistemde en büyük denetimi millet yapar. Millet kendi denetimiyle bakar, denetiminden geçmeyecek cumhurbaşkanını bir sonraki seçimde yolun dışına taşır. Geçmişte 1 seçime girip yüzde 21 oy alan bir partiyi millet, bir sonraki seçimde yüzde 1 vererek cezalandırdı. Bu milletin çizdiği rotadan ayrılan kim olursa olsun bir sonraki seçimde millet onu yolun dışına koymasını bilir. Biz millete güveniyoruz. Bu millet yanlış adamı, yanlış kişiyi, yanlış sistemi bu millete getirtmez.''